Denizel Bilgiler

post?.Description

Bugün Dünya Balıkçılık Günü! 🐟🐟🐟🎣🎣🎣 Aldığımız iki nefesten birini sağlayan denizlerimiz, aynı zamanda en doğal ve sağlıklı besin kaynaklarımızdan biri. Geleneksel balıkçılık ise tarihimizin en kıymetli kültürel zenginliklerinden ve özellikle kıyı toplumlarının ekonomik gelişimine önemli katkılar sağlıyor. Milyonlarca insanın geçim kaynağı ve sağlıklı beslenmenin önemli unsurlarından olan balıkçılığın sürdürülebilir olması için kıyı ekosistemini, deniz ve su kaynaklarındaki biyoçeşitliliği korumak ve koruma alanlarını artırmak zorundayız. Ege’nin paragatçılığı, Marmara ve Karadeniz’in yakamoz balıkçılığı, Dalyan ve Çökertme avcılığı, Lagünler ve kuzuluklar, oltacılık, Karadeniz’de Palamut çapariciliği gibi geleneksel balıkçılık metodlarımız, maalesef aşırı, kayıt dışı avcılık, av yasaklarına uyulmaması, artan deniz kirliliği ve küresel iklim değişikliğine bağlı olarak balık stoklarının azalması nedeniyle yok oluyor. Buna dur demek bizim elimizde. TURMEPA olarak Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’ndan 14. madde “Sudaki Yaşam”ı destekliyoruz. Çünkü denizi korumak, doğayı, oksijenimizi, gıdamızı, ekonomiyi, tüm canlıları korumak demek.

TURMEPA Akademi Denizel Bilgiler

Limitlerimizi Aştık, Gelecek Nesillere Borçlanıyoruz!

Dünyanın bizlere 1 yıl için sunduğu kaynakları bugün tükettik. Bugünden itibaren gelecek yılın kaynaklarını kullanacağız. Üret – kullan – at sistemine dayanan alışkanlıklarımız sebebiyle gezegenimizin kaynaklarını bilinçsizce yok ediyoruz. İhtiyaçlarımızı karşılamak için 1,7 Dünya'ya ihtiyacımız var.

Daha sürdürülebilir ve daha bilinçli tüketiciler olmalı, döngüsel ekonomiyi benimsemeli ve gelecek nesillere ait olan doğal kaynakları en verimli şekilde kullanmalıyız.

Sıfır Atık ve Sıfır Atık Mavi projelerine destek vererek israfı önlemeyi bir yaşam biçimi haline getirmeliyiz. Bugün attığımız adımlar gelecekteki sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmada kritik öneme sahip olacak. Sizler de instagram hesabımızdaki linkten Sıfır Atık Mavi sözü vererek, aldığımız iki nefesten birini sağlayan denizlerimizi ve tüm doğal kaynaklarımızı korumak adına bir adım atabilirsiniz.

Limitlerimizi Aştık, Gelecek Nesillere Borçlanıyoruz! Dünyanın bizlere 1 yıl için sunduğu kaynakları bugün tükettik. Bugünden itibaren gelecek yılın kaynaklarını kullanacağız. Üret – kullan – at sistemine dayanan alışkanlıklarımız sebebiyle gezegenimizin kaynaklarını bilinçsizce yok ediyoruz. İhtiyaçlarımızı karşılamak için 1,7 Dünya'ya ihtiyacımız var. Daha sürdürülebilir ve daha bilinçli tüketiciler olmalı, döngüsel ekonomiyi benimsemeli ve gelecek nesillere ait olan doğal kaynakları en verimli şekilde kullanmalıyız. Sıfır Atık ve Sıfır Atık Mavi projelerine destek vererek israfı önlemeyi bir yaşam biçimi haline getirmeliyiz. Bugün attığımız adımlar gelecekteki sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmada kritik öneme sahip olacak. Sizler de instagram hesabımızdaki linkten Sıfır Atık Mavi sözü vererek, aldığımız iki nefesten birini sağlayan denizlerimizi ve tüm doğal kaynaklarımızı korumak adına bir adım atabilirsiniz.

Dalyan - İztuzu Plajı'ndaki sivil toplum kuruluşu Deniz Kaplumbağaları Araştırma, Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi'nin (DEKAMER), Akdeniz'e kıyısı olan Türkiye, İspanya, Portekiz, İtalya, Fransa, Tunus, Yunanistan ve Kıbrıs ile ortaklaşa yürütülen Avrupa Birliği (AB) destekli İNDİCİT adlı projesinin ilk aşamasında; Türkiye, İspanya, Portekiz, İtalya, Fransa, Tunus, Yunanistan ve Kıbrıs'ta ölü veya yaralı olarak tespit edilen 1100 caretta carettanın sindirim sistemlerinde yapılan incelemelerde ağırlıklı olarak çıkan parçaların plastik parçası, köpük içerikli ürünler, misina ve otların arasına sıkışmış teneke gibi küçük yabancı maddelerin oluşturduğu gözlendi.
8 ülkede yapılan incelemeler neticesinde, yaralı kaplumbağaların tedavisi sırasında, ölü olarak teslim alınanlarınsa nekropsileri sonucu sindirim sistemlerinde yüzde 60 oranında plastik malzemeye rastlanıldı.
Türkiye genelinde yıllık rapor edilen ölü caretta caretta sayısı yaklaşık 200 birey, Akdeniz genelinde ise deniz kaplumbağalarının balıkçı ağlarına takılması ve benzeri sebeplerle yaklaşık 30-40 bin ölüm, 2 bin civarında da yaralama olduğunun tahmin ediliyor.

Dalyan - İztuzu Plajı'ndaki sivil toplum kuruluşu Deniz Kaplumbağaları Araştırma, Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi'nin (DEKAMER), Akdeniz'e kıyısı olan Türkiye, İspanya, Portekiz, İtalya, Fransa, Tunus, Yunanistan ve Kıbrıs ile ortaklaşa yürütülen Avrupa Birliği (AB) destekli İNDİCİT adlı projesinin ilk aşamasında; Türkiye, İspanya, Portekiz, İtalya, Fransa, Tunus, Yunanistan ve Kıbrıs'ta ölü veya yaralı olarak tespit edilen 1100 caretta carettanın sindirim sistemlerinde yapılan incelemelerde ağırlıklı olarak çıkan parçaların plastik parçası, köpük içerikli ürünler, misina ve otların arasına sıkışmış teneke gibi küçük yabancı maddelerin oluşturduğu gözlendi. 8 ülkede yapılan incelemeler neticesinde, yaralı kaplumbağaların tedavisi sırasında, ölü olarak teslim alınanlarınsa nekropsileri sonucu sindirim sistemlerinde yüzde 60 oranında plastik malzemeye rastlanıldı. Türkiye genelinde yıllık rapor edilen ölü caretta caretta sayısı yaklaşık 200 birey, Akdeniz genelinde ise deniz kaplumbağalarının balıkçı ağlarına takılması ve benzeri sebeplerle yaklaşık 30-40 bin ölüm, 2 bin civarında da yaralama olduğunun tahmin ediliyor.

Kıyı şeritleri artık dalga enerjisi ile korunacak!

Son dönemde, MIT bünyesinde kendi kendine programlanabilir malzeme teknolojileri geliştiren araştırma laboratuvarı o Self-Assembly Lab tarafından kıyıların korunmasına yönelik bir araştırma projesi yürütülüyor. “Growing Islands” projesi, plajların yeniden inşası ve kıyı şeridinin dalga enerjisi ile zaman içinde kendi kendine birleşen kumun, yeni adalar oluşturması veya kıyı şeridini yeniden kurması ve bunun kıyı topluluklarını yükselen deniz seviyelerinden korumak için bir çözüm yaratması amaçlanıyor.Projede, doğanın kendi gücüyle çalışmak ve ona karşı koymaya çalışmaktansa, onu doğal bir inşanın parçası haline getirmek var.Proje kapsamında uyarlanabilir yapay resifler olarak işlev gören dalgıç cihazları tasarlanıyor. Stratejik yerlerde kum birikimini hızlandırmak ve yönlendirmek için dalga kuvvetlerinden yararlanılıyor. Bu süreçte cihazların mevsimsel değişikliklere ve fırtına yönüne uyum sağlaması üzerine kurulu bir sistem söz konusu.Proje temelde doğa güçlerini kullanarak kum topografilerini doğal ve sürdürülebilir şekilde yeniden şekillendirmeyi amaçlıyor.

Kıyı şeritleri artık dalga enerjisi ile korunacak! Son dönemde, MIT bünyesinde kendi kendine programlanabilir malzeme teknolojileri geliştiren araştırma laboratuvarı o Self-Assembly Lab tarafından kıyıların korunmasına yönelik bir araştırma projesi yürütülüyor. “Growing Islands” projesi, plajların yeniden inşası ve kıyı şeridinin dalga enerjisi ile zaman içinde kendi kendine birleşen kumun, yeni adalar oluşturması veya kıyı şeridini yeniden kurması ve bunun kıyı topluluklarını yükselen deniz seviyelerinden korumak için bir çözüm yaratması amaçlanıyor.Projede, doğanın kendi gücüyle çalışmak ve ona karşı koymaya çalışmaktansa, onu doğal bir inşanın parçası haline getirmek var.Proje kapsamında uyarlanabilir yapay resifler olarak işlev gören dalgıç cihazları tasarlanıyor. Stratejik yerlerde kum birikimini hızlandırmak ve yönlendirmek için dalga kuvvetlerinden yararlanılıyor. Bu süreçte cihazların mevsimsel değişikliklere ve fırtına yönüne uyum sağlaması üzerine kurulu bir sistem söz konusu.Proje temelde doğa güçlerini kullanarak kum topografilerini doğal ve sürdürülebilir şekilde yeniden şekillendirmeyi amaçlıyor.