Denizel Bilgiler

post?.Description

Karadeniz Yüz ölçümü Azak Denizi ile birlikte 459.064km² olan Karadeniz'in ortalama derinliği 1.197 m civarındadır. En derin yeri ise 2.212 m'dir. Marmara Denizi En derin yeri yaklaşık 1.270 m'dir. Ege Denizi Ege Denizi'nin en derin yeri Doğu Girit ile Kerpe (Karpatos)adası açıklarında bulunur ve 3.543 m derinliğindedir. Akdeniz Akdeniz'de derinliği 4000 metreyi geçen pek çok çukur bulunmaktadır. En derin yeri yaklaşık 4.400 m'dir.

TURMEPA Akademi Denizel Bilgiler

Van Gölü ve çevresinin korunması için 2020 yılında başlatılan Van Gölü Havzası Koruma Eylem Planı kapsamında sorumluluk alan TURMEPA öğrenci ve öğretmen eğitimlerine devam ederken, Van İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliği ve Adel Kalemcilik sponsorluğu ile “Hayallerim Van Gölü Kadar Büyük” resim yarışmasını hayata geçirdi. TURMEPA’ nın çevre eğitimlerini alan öğrenciler, yarışmada hayal ettikleri Van Gölü’nü resmederek, çevrenin ve doğal kaynakların korunması konusunda da farkındalık kazandı.

Van Gölü ve çevresinin korunması için 2020 yılında başlatılan Van Gölü Havzası Koruma Eylem Planı kapsamında sorumluluk alan TURMEPA öğrenci ve öğretmen eğitimlerine devam ederken, Van İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliği ve Adel Kalemcilik sponsorluğu ile “Hayallerim Van Gölü Kadar Büyük” resim yarışmasını hayata geçirdi. TURMEPA’ nın çevre eğitimlerini alan öğrenciler, yarışmada hayal ettikleri Van Gölü’nü resmederek, çevrenin ve doğal kaynakların korunması konusunda da farkındalık kazandı.

Asterias rubens (Kuzey Atlantik Deniz Yıldızı)
Doğal Yayılış Alanı: Kuzey Atlantik Okyanusu
Türkiye’deki Yayılışı: Türkiye denizlerine gemilern balast suları ile taşındığı tahmin ediliyor. İlk kez 1993 yılında Marmara’da 2003 yılında ise Karadeniz’de görüldü. Marmara Denizi ve Batı Karadeniz kıyılarında yagın olarak görülmektedir.
Etkileri: Bu türün doğal avcısı yok denecek kadar az. Marmara Denizi’nde yerli bir deniz yıldızı türü olan Marthasterias glacialis ile rekabet eder. Deniz dibi ekosisteminde önemli değişikliklere yol açar. Özellikle kara midye yataklarına büyük zarar verir ve bu türe dayalı geçim kaynaklarını olumsuz etkiler.
Büyüme ve Üreme: İlk yılında hızla büyür, ikinci yılında ve 5 cm boya ulaştığında üreme başlar. 14 cm boya sahip bir dişi birey yaklaşık 2.5 Milyon yumurta bırakabilir.
Yaşam Alanı: Değişen tuzluluk ve sıcaklıklara uyum sağlar. Kumlu, çamurlu, kayalık dipli ortamlarda yaşar.
Beslenme: Etoburdur. Midye, istiridye ve diğer çift kabukluklar, derisi dikenlileri de kapsayan geniş bir beslenme skalası vardır. Marmara ve Karadeniz kıyılarında bölgenin yerli türü olan Kara Midye stoklarının azalmasına neden olmaktadır.
Görününüşü: Vücut renkleri kavuniçi, kahverengi, kiremit kırmızısı ve krem renkleri arasında değişir. Üzeri küçük ve dağınık, beyaz dikenler ile kaplı 5 adet kola sahiptir. Dikenler orta hatta bir sıra oluşturur.
Mya arenaria (Yumuşak Kabuklu Tarak)
Doğal Yayılış Alanı: subartik Atlantik sahillerinden Güney Carolina’ya kadar olan sahil bölgesinde, Alaska’nın Batı kıyılarından, San Francisco’ya kadar olan sahil bölgesinde, New York limanlarının sığ kesimlerde ve Navesink ve Shrewsburg nehirleri ağzında bulunmaktadır.
Türkiye’deki Yayılışı: Karadeniz havzasına 1960 senesinde Baltık tanker gemilerinin balast suları ile yerleştiği tahmin edilmektedir M. arenaria larvalarının Karadeniz yönünden Ege yönüne akan üst akıntısı (Karadeniz kökenli sular) ile Marmara denizine taşınmış olabileceğini belirtilmektedir. (Artüz,2003) 2003 yılında Marmara Denizi’ne giriş yaptı. Etkileri: M. arenaria’nın larval ve juvenil evrede balık larvaları, denizanaları gibi büyük planktonik organizmaların; daha sonraki yetişkinlik evresinde ise, demersal türlerin besinini olmaktadır. Ayrıca endüstriyel atıkların sebep olduğu ağır metalleri, çok yüksek konsantrasyonlarda biriktirebildikleri tespit edilmiştir.
Büyüme ve Üreme: Kirliliğe karşı oldukça dirençli ve rekabet gücü yüksek olan M. arenaria popülasyon dağılımındaki en önemli etken, ortamın tuzluluk değeridir. Mayıs ve Ekim aylarında olmak üzere, su sıcaklığının 10-20ºC aralığında, senede iki kez yumurta bırakır. Doğal yaşam süreleri ortalama olarak yaklaşık 10-12 sene kadar sürmektedir.
Yaşam Alanı:Kumlu, çamurlu veya kumluçamurlu, kil oranı %50 olan zeminlerde dağılım gösterir.
Beslenme: Beslenmeleri fitoplankton, zooplankton ve bakterilerin sifonları aracılığı ile ortam suyundan süzülmesi şeklinde olur.
Görününüşü: Sert ve kuvvetli bir kabuğa sahip olmayan Mya arenaria beyazdan gri renklere kadar kirli beyaz bir görünüm sergileyen, kırılgan ve ince yapılı bir çift kabukludur.

Asterias rubens (Kuzey Atlantik Deniz Yıldızı) Doğal Yayılış Alanı: Kuzey Atlantik Okyanusu Türkiye’deki Yayılışı: Türkiye denizlerine gemilern balast suları ile taşındığı tahmin ediliyor. İlk kez 1993 yılında Marmara’da 2003 yılında ise Karadeniz’de görüldü. Marmara Denizi ve Batı Karadeniz kıyılarında yagın olarak görülmektedir. Etkileri: Bu türün doğal avcısı yok denecek kadar az. Marmara Denizi’nde yerli bir deniz yıldızı türü olan Marthasterias glacialis ile rekabet eder. Deniz dibi ekosisteminde önemli değişikliklere yol açar. Özellikle kara midye yataklarına büyük zarar verir ve bu türe dayalı geçim kaynaklarını olumsuz etkiler. Büyüme ve Üreme: İlk yılında hızla büyür, ikinci yılında ve 5 cm boya ulaştığında üreme başlar. 14 cm boya sahip bir dişi birey yaklaşık 2.5 Milyon yumurta bırakabilir. Yaşam Alanı: Değişen tuzluluk ve sıcaklıklara uyum sağlar. Kumlu, çamurlu, kayalık dipli ortamlarda yaşar. Beslenme: Etoburdur. Midye, istiridye ve diğer çift kabukluklar, derisi dikenlileri de kapsayan geniş bir beslenme skalası vardır. Marmara ve Karadeniz kıyılarında bölgenin yerli türü olan Kara Midye stoklarının azalmasına neden olmaktadır. Görününüşü: Vücut renkleri kavuniçi, kahverengi, kiremit kırmızısı ve krem renkleri arasında değişir. Üzeri küçük ve dağınık, beyaz dikenler ile kaplı 5 adet kola sahiptir. Dikenler orta hatta bir sıra oluşturur. Mya arenaria (Yumuşak Kabuklu Tarak) Doğal Yayılış Alanı: subartik Atlantik sahillerinden Güney Carolina’ya kadar olan sahil bölgesinde, Alaska’nın Batı kıyılarından, San Francisco’ya kadar olan sahil bölgesinde, New York limanlarının sığ kesimlerde ve Navesink ve Shrewsburg nehirleri ağzında bulunmaktadır. Türkiye’deki Yayılışı: Karadeniz havzasına 1960 senesinde Baltık tanker gemilerinin balast suları ile yerleştiği tahmin edilmektedir M. arenaria larvalarının Karadeniz yönünden Ege yönüne akan üst akıntısı (Karadeniz kökenli sular) ile Marmara denizine taşınmış olabileceğini belirtilmektedir. (Artüz,2003) 2003 yılında Marmara Denizi’ne giriş yaptı. Etkileri: M. arenaria’nın larval ve juvenil evrede balık larvaları, denizanaları gibi büyük planktonik organizmaların; daha sonraki yetişkinlik evresinde ise, demersal türlerin besinini olmaktadır. Ayrıca endüstriyel atıkların sebep olduğu ağır metalleri, çok yüksek konsantrasyonlarda biriktirebildikleri tespit edilmiştir. Büyüme ve Üreme: Kirliliğe karşı oldukça dirençli ve rekabet gücü yüksek olan M. arenaria popülasyon dağılımındaki en önemli etken, ortamın tuzluluk değeridir. Mayıs ve Ekim aylarında olmak üzere, su sıcaklığının 10-20ºC aralığında, senede iki kez yumurta bırakır. Doğal yaşam süreleri ortalama olarak yaklaşık 10-12 sene kadar sürmektedir. Yaşam Alanı:Kumlu, çamurlu veya kumluçamurlu, kil oranı %50 olan zeminlerde dağılım gösterir. Beslenme: Beslenmeleri fitoplankton, zooplankton ve bakterilerin sifonları aracılığı ile ortam suyundan süzülmesi şeklinde olur. Görününüşü: Sert ve kuvvetli bir kabuğa sahip olmayan Mya arenaria beyazdan gri renklere kadar kirli beyaz bir görünüm sergileyen, kırılgan ve ince yapılı bir çift kabukludur.

Bugün Mavi Vatan’ımızın bayramı. 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı. Bu özel gün, denizlerimizin ne kadar kıymetli olduğunu bir kere daha bizlere hatırlatıyor. Kabotaj, sadece ülke vatandaşları ve girişimcilerine verilen bir hak değil, milli değerler yaratma ve mevcut imkanları kullanarak yarınlara sahip çıkma mücadelesidir. İşte bu nedenle bu önemli gün, uzun yıllardır ülkemizde Denizcilik Bayramı olarak kutlanır.
Kabotajın ülkemize olan kazanımlarını saymakla bitiremeyiz. Türk denizciliği tüm başarılarını, 94 yıl önce zorlu mücadeleler sonucu 1 Temmuz 1926’da yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu’na borçludur. Bugün, bizler bu başarı hikayesini devam ettirmekle yükümlüyüz. Bu başarının bir parçası da denizleri koruyarak gelecek nesillere en sağlıklı şekilde miras bırakabilmek olacaktır.
1 Temmuz’un en önemli özelliği, geçmişi ve sorumluluğumuzu bize hatırlatmasıdır.
Başta Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tarihimizin tüm denizcilerini, deniz savaşlarında, kazalarında hayatını kaybeden tüm şehitlerimizi, denizcilik mesleğinde emeği geçen tüm denizcilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.
Tüm deniz severlerin Kabotaj ve Denizcilik Bayramını kutlarım.

Bugün Mavi Vatan’ımızın bayramı. 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı. Bu özel gün, denizlerimizin ne kadar kıymetli olduğunu bir kere daha bizlere hatırlatıyor. Kabotaj, sadece ülke vatandaşları ve girişimcilerine verilen bir hak değil, milli değerler yaratma ve mevcut imkanları kullanarak yarınlara sahip çıkma mücadelesidir. İşte bu nedenle bu önemli gün, uzun yıllardır ülkemizde Denizcilik Bayramı olarak kutlanır. Kabotajın ülkemize olan kazanımlarını saymakla bitiremeyiz. Türk denizciliği tüm başarılarını, 94 yıl önce zorlu mücadeleler sonucu 1 Temmuz 1926’da yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu’na borçludur. Bugün, bizler bu başarı hikayesini devam ettirmekle yükümlüyüz. Bu başarının bir parçası da denizleri koruyarak gelecek nesillere en sağlıklı şekilde miras bırakabilmek olacaktır. 1 Temmuz’un en önemli özelliği, geçmişi ve sorumluluğumuzu bize hatırlatmasıdır. Başta Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tarihimizin tüm denizcilerini, deniz savaşlarında, kazalarında hayatını kaybeden tüm şehitlerimizi, denizcilik mesleğinde emeği geçen tüm denizcilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Tüm deniz severlerin Kabotaj ve Denizcilik Bayramını kutlarım.