Denizel Bilgiler

post?.Description

Araştırmacılar, Pasifik Okyanus'unda Mariana Çukurunda 6010m ile 6949m arasında yeni keşfettikleri bir amfipotun (deniz kabuklusu) bedeninde plastik buldu. Denizlerin karşı karşıya olduğu plastik krizine dikkat çekmek amacıyla araştırmacılar yeni amfipod türüne “plasticus” ismini verdi. 🦠Deniz kabuklusu üzerine yapılan incelemelerde arka bağırsağında su şişeleri ve spor kıyafetleri gibi yaygın kullanılan birçok malzemede yer alan PET (polietilen tereftalat) bulundu. Ne yazık ki Türkiye’nin de denizlerdeki plastik kirliliğinde payı var. Newcastle Üniversitesi’ndeki araştırma ekibinin başkanı Dr. Alan Jamieson ise, “Denizlerimize sel gibi akmakta olan plastik kirliliğini durdurmak için acil eyleme geçilmesi gerektiğine dikkat çekmek için “Eurythenes plasticus ismine karar verdik” dedi. Sizce denizlerimizi plastiklerden korumak için neler yapmalıyız? Yorumlarda buluşalım!

TURMEPA Akademi Denizel Bilgiler

Sürdürülebilir Deniz Taşımacılığı

Sürdürülebilir Deniz Taşımacılığı

2050 yılına kadar dünyanın başlıca 520 kentinin iklim değişikliğinden nasıl etkileyeceği incelendi. Araştırmaya göre ortalama hava sıcaklıkları açısından, "İstanbul Roma'ya, İzmir Adana'ya, Ankara ise Taşkent'e benzeyebilir".
(Kaynak: ETH Üniversitesi_Zürih_İsviçre)
küresel sıcaklıklardaki 2 derecelik artışın dünyadaki kentleri nasıl etkileyeceğine bakılırsa 30 yıl içinde Bursa'nın havası Adana'ya, Gaziantep'inki Erbil'e, Adana'nınki ise Lefkoşa'ya benzeyecek. Londra'nın bugünkü Barcelona kadar sıcak olabileceği, Rio de Janeiro'da havanın Havana gibi hissedilebileceği, Moskova'daki havanın ise Sofya'yla kıyaslanabileceği belirtiliyor.
Sıcaklıklardaki en hissedilir değişimleri Kuzey ülkeleri yaşayacak. Tropikal bölgelerdeki ortalama sıcaklıklardaki değişim daha az olacak, ancak yoğun yağış ve ciddi kuraklık gibi daha çok aşırı hava olayıyla karşılaşacaklar.

Dünya genelindeki hükümetler, 2050 itibariyle ortaya çıkacak sıcaklık artışını, 1,5 dereceyle kısıtlamayı taahhüt etti. Ancak küresel ısınmayla mücadele alanındaki mevcut planlara göre, ortalama sıcaklığın 2100 yılında 2,9 ila 3,4 derece artacağı tahmin ediliyor.

2050 yılına kadar dünyanın başlıca 520 kentinin iklim değişikliğinden nasıl etkileyeceği incelendi. Araştırmaya göre ortalama hava sıcaklıkları açısından, "İstanbul Roma'ya, İzmir Adana'ya, Ankara ise Taşkent'e benzeyebilir". (Kaynak: ETH Üniversitesi_Zürih_İsviçre) küresel sıcaklıklardaki 2 derecelik artışın dünyadaki kentleri nasıl etkileyeceğine bakılırsa 30 yıl içinde Bursa'nın havası Adana'ya, Gaziantep'inki Erbil'e, Adana'nınki ise Lefkoşa'ya benzeyecek. Londra'nın bugünkü Barcelona kadar sıcak olabileceği, Rio de Janeiro'da havanın Havana gibi hissedilebileceği, Moskova'daki havanın ise Sofya'yla kıyaslanabileceği belirtiliyor. Sıcaklıklardaki en hissedilir değişimleri Kuzey ülkeleri yaşayacak. Tropikal bölgelerdeki ortalama sıcaklıklardaki değişim daha az olacak, ancak yoğun yağış ve ciddi kuraklık gibi daha çok aşırı hava olayıyla karşılaşacaklar. Dünya genelindeki hükümetler, 2050 itibariyle ortaya çıkacak sıcaklık artışını, 1,5 dereceyle kısıtlamayı taahhüt etti. Ancak küresel ısınmayla mücadele alanındaki mevcut planlara göre, ortalama sıcaklığın 2100 yılında 2,9 ila 3,4 derece artacağı tahmin ediliyor.

Bugün Dünya Balıkçılık Günü! 🐟🐟🐟🎣🎣🎣

Aldığımız iki nefesten birini sağlayan denizlerimiz, aynı zamanda en doğal ve sağlıklı besin kaynaklarımızdan biri. Geleneksel balıkçılık ise tarihimizin en kıymetli kültürel zenginliklerinden ve özellikle kıyı toplumlarının ekonomik gelişimine önemli katkılar sağlıyor. Milyonlarca insanın geçim kaynağı ve sağlıklı beslenmenin önemli unsurlarından olan balıkçılığın sürdürülebilir olması için kıyı ekosistemini, deniz ve su kaynaklarındaki biyoçeşitliliği korumak ve koruma alanlarını artırmak zorundayız.

Ege’nin paragatçılığı, Marmara ve Karadeniz’in yakamoz balıkçılığı, Dalyan ve Çökertme avcılığı, Lagünler ve kuzuluklar, oltacılık, Karadeniz’de Palamut çapariciliği gibi geleneksel balıkçılık metodlarımız, maalesef aşırı, kayıt dışı avcılık, av yasaklarına uyulmaması, artan deniz kirliliği ve küresel iklim değişikliğine bağlı olarak balık stoklarının azalması nedeniyle yok oluyor. Buna dur demek bizim elimizde.

TURMEPA olarak Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’ndan 14. madde “Sudaki Yaşam”ı destekliyoruz. Çünkü denizi korumak, doğayı, oksijenimizi, gıdamızı, ekonomiyi, tüm canlıları korumak demek.

Bugün Dünya Balıkçılık Günü! 🐟🐟🐟🎣🎣🎣 Aldığımız iki nefesten birini sağlayan denizlerimiz, aynı zamanda en doğal ve sağlıklı besin kaynaklarımızdan biri. Geleneksel balıkçılık ise tarihimizin en kıymetli kültürel zenginliklerinden ve özellikle kıyı toplumlarının ekonomik gelişimine önemli katkılar sağlıyor. Milyonlarca insanın geçim kaynağı ve sağlıklı beslenmenin önemli unsurlarından olan balıkçılığın sürdürülebilir olması için kıyı ekosistemini, deniz ve su kaynaklarındaki biyoçeşitliliği korumak ve koruma alanlarını artırmak zorundayız. Ege’nin paragatçılığı, Marmara ve Karadeniz’in yakamoz balıkçılığı, Dalyan ve Çökertme avcılığı, Lagünler ve kuzuluklar, oltacılık, Karadeniz’de Palamut çapariciliği gibi geleneksel balıkçılık metodlarımız, maalesef aşırı, kayıt dışı avcılık, av yasaklarına uyulmaması, artan deniz kirliliği ve küresel iklim değişikliğine bağlı olarak balık stoklarının azalması nedeniyle yok oluyor. Buna dur demek bizim elimizde. TURMEPA olarak Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’ndan 14. madde “Sudaki Yaşam”ı destekliyoruz. Çünkü denizi korumak, doğayı, oksijenimizi, gıdamızı, ekonomiyi, tüm canlıları korumak demek.